çiğnemek — i 1) Ağza alınan bir şeyi dişler arasında ezmek, öğütmek Gözlerine uyku denilen şey girmiyor, çiğnediği lokma boğazından inmiyor. H. R. Gürpınar 2) Ayak veya tekerlek altına alarak ezmek Bunlara dalgın bakarken, öteden gelen bir araba onu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir dirhem bal için bir çeki keçiboynuzu çiğnemek — verimi az, zahmeti çok olan bir işle çok uğraşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaldırım çiğnemek — şehirde yaşayarak görgüsü artmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanun çiğnemek — yasal olmayan iş yapmak Ben bir gazeteciyim. Kanunları çiğnemişsem bu ülkenin savcıları gerekeni yaparlar. A. Ümit … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağızda sakız gibi çiğnemek — bir söz veya düşünceyi sık sık tekrarlayıp durmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
LEVK — Çiğnemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
eklemek — çiğnemek, basmak III, 443bkz:erklemek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
erklemek — çiğnemek, basttiak. III, 443bkz: eklemek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
iklemek — çiğnemek, basmak I, 287, 380; II I, 310bkz: egleşmek, ikleşmek, yiklemek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
satgamak — çiğnemek; bir yol bir yola çat ılmak; uğramak; ödeşmek; kar;ılaştırmak III, 288 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yiklemek — çiğnemek III, 309, 310bkz: egleşmek, iklemek, ikleşmek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini